Gastronomi Tutmadı Umutlar Rafadan Tayfa'da

Seçimler öncesi Elazığ’ın Milletvekili listesi açıklandığında en çok dikkat çeken ve en fazla tartışılan ismi olan Mahmut Rıdvan Nazırlı, gelinen süre boyunca yaptığı iş ve söylemleriyle bu tartışmaları adeta doğruladı.

Elazığlı olmadığı ve Elazığ’ı tanımadığı nedeniyle eleştirilen, bu konuda çokça da içerlenen Milletvekili Nazırlı, siyaset sahnesine 3 temel söylemle çıktı.

İlk olarak “biz Elazığ’da en başta iletişimi düzelteceğiz” diyerek mikrofonu eline alan Nazırlı, hem Ak Parti’nin kendi içinde hem de tüm şehir dinamikleriyle partisinin zaten kırılma noktasına gelen iletişimini tepe taklak etti. Kurduğu cümleler, sosyal medya hesabından küfre varan hakaretler büyük bir tepki almasına neden olduğu gibi seviyesini de ortaya koydu.
Bu tür sığ ve seviyesiz söylemlerinde başarısız olan Nazırlı, gastronomiye sahip çıkma ve buradan kendine bir yol açma ya da bulma gayretine girişti.

Gastronomi ve turizm konusunda da iddialı sözlerle yola çıkan Nazırlı, halkın en fazla sitem ettiği konulardan biri olan Elazığ’ı yeterince  tanımadığına dair iddiaları da bizzat teyit edip doğruladı. 

Şehre ilk geldiğinde etrafını saran sözde STK’lardan gastronomi diye ışıksal bir projeyi yakalayınca bu konuda “sağlıklı, doğal ve yöresel yemeklerden yedik içtik dağıldık” faaliyetinden öteye geçmeyen fasit dairenin dışına çıkmayan etkinliklerden de geri durmadı. 

Şehrin kronikleşmiş sorunlarının çözümüne hiçbir katkı sağlayamayan, Olgunlaşma Enstitüsü ve at biniciliği kursunu dahi şehirle buluşturamayan, bu başarısızlığın perdelenmesi adına Elazığ gastronomisi üzerine kafa yoran Nazırlı’nın bu konuda yaptığı son çalışma ise adeta Elazığ’ın bu konudaki karizmasını da yerle bir etti. 

Bu sözlere konu olan proje ve ona dair Nazırlı’nın sosyal medya paylaşımı şu şekilde:

“Astanaki Türkpa Genel Kurulu nedeni ile katılamadığım; İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü’nün desteklediği, Elazığ Gastronomi Kültür ve Turizm Derneği’nin düzenlediği ???????? 2. İstanbul Elazığ Gastro 2025 İstanbul Akgün Otelde 50 çeşit yöresel yemeğimizle Elazığ mutfağını tanıttık. Çünkü biz yalnızca yerel değil, dünyanın en büyük mutfaklarından birine sahibiz. Bu büyük organizasyona gönül veren, emeğini ve desteğini esirgemeyen herkese sonsuz teşekkürler:
İçişleri Bakan Yardımcımız Sn. Mehmet Sağlam
Elazığ Valimiz Sn. Numan Hatipoğlu
Dernek Başkanımız Sn. Harun Seyhan
ELFED Bşk. Sn. Kazım Gökhan Elgin
AGAFED Bşk. Sn. Ahmet Karaman
Elazığ OSB Bşk. Sn. Suat Öztürk
Mega A.Ş. YK Bşk. Sn. Ahmet Yaşar
Kadayıfçı Murat Usta YK Bşk. Sn. Mehmet Altunbay
Aspa Şavak YK Bşk. Sn. Bilal Akpolat
Özen A.Ş. YK Bşk. Sn. İzzet Özen
Koçoğlu YK Bşk. Sn. Salim Koçoğlu
Elazığ mutfağını geleceğe taşıyan, bu kültürel hafızayı kaleme alan yazarımız Mehtap Özer Seyran’a da gönülden teşekkür ederiz. Onun eserleri yalnızca tarif değil, Elazığ kültürünün yaşayan belgeleridir. İstanbul’daki evimiz olan Akgün Otel’in sahibi Sn. Vedat Akgün’e de teşekkür ederiz. Kapılarını ve gönlünü açarak bu kültürel yolculukta bizimle oldu. Bugün burada sadece yemek tanıtmadık, Geçmişi geleceğe taşıdık. Elazığ’ı dünyayla buluşturduk.” 

Türk Hava Yollarının yolcularına ikram ettiği badem ya da orcikte dahi başarılı olamayan, bu konuda sıkça açıklamalar ve toplantılar yapılmasına rağmen hiçbir somut ve şehre katkı sunacak hiçbir adım atılmamasına rağmen Elazığ Gastronomisi üzerinde havan döğen benzer çalışmalardan halka artık gına geldi.

Elazığ yemekleri adına malumun ilamı ve klasik bilgilerin yer aldığı aşırma kitabı bir şaheser olarak değerlendiren bir bakışa sahip olan birilerine Elazığ’ın gastronomisinin içler acısı halini anlatmaya gerek yok sanırız.

Ancak bu konuda devasa sözler veren Nazırlı, alanda bir uzmanlığı olmadan ve herhangi bir karşılığı bulunmadan yazılan bir kitabın pazarlanması gayreti ve bilindik isimler etrafında İçişleri Bakanlığı bütçesinden İstanbul gibi bir şehirde Elazığlı siyasetçi, bürokrat ve STK’lara yine Elazığ yemeklerini daha doğrusu ilgili kişilerin kitabını tanıtıyor.

Birkaç hoş sözle kanıp kendisine gerçekte zarar veren isimleri dost sanıyor. Gerçi o da haklı. Zira etrafında zaten kaç kişi var ki gerçek dost. Olmayınca da sırf siyasi yalnızlığını ve tabandan kopukluğunu böylesi etkinliklerde telafi ediyor.

Görünen o ki Nazırlı Elazığ’ı tanımıyor, Elazığ gastronomisini ise hiç tanımıyor. Bundan daha kötüsü bir şehrin gastronomisinin nasıl tanıtılacağına, nasıl geliştirileceğine dair fikri ve bilgisi de bulunmuyor. 

Şehirde bu konuda onlarca akademisyen, uzman ve akil insan varken birkaç isimle zaten tükenme noktasına gelen turizm ve gastronomimize ise son darbeyi vuruyor.

Bu da gittiğine göre elimizde ne kaldı. Bir çizgili film. İnşallah bu olur da şehrimizin gerçeklerinden bihaber olan vekilimizin tutunacak bir dalı olur.